Beyin Tümörü Nedir?
Beyin Tümörü, kafatasında bazı sebeplerden dolayı meydana gelen anormal hücrelerin kontrolsüzce büyümesi, daha sonra kitle haline gelmesi veya başka organlardaki kanserli hücrelerin beyine sıçraması sonucu oluşur. Tümör beynin içinde de oluşur ancak beyine yakın dokulardan veya vücudun başka organlarından da kaynaklanabilir.
Beyin tümörleri iyi huylu veya kötü huylu olabilir. İyi huylu beyin tümörlerinde tümörün temizlenme şansı daha yüksektir. Zaman geçtikçe büyüyen tümör kafatasına basınç yapar ve şiddetli baş ağrısına sebep olur.
Beyin tümörünün başlıca belirtilerinden biri de uzun süreli şiddetli baş ağrısıdır. Tümörün diğer belirtilerini de gösteren hasta uzman bir doktora başvurmalıdır. Erken tanı ve erken müdahale ile beyin tümörü tamamı veya bir kısmı alınabilir.
Beyin tümörleri her yaş grubunda görülebilen bir hastalıktır. Erken teşhis ile gerekli müdahaleler yapılması halinde kontrol altına alınabilmektedir.
Beyin Tümörü Nasıl Oluşur?
Hücreler gelişip, büyüyüp, yaşlanınca da öldükleri bir döngünün içerisindedirler. Bu döngüde bazı hücreler zamanında ölmez veya döngüde bir anormallik meydana gelir ve ihtiyaç dışı hücre üretilmeye başlar.
Bu hücreler zamanla birikir sonucunda da bir kitle oluşur. Bu kitleye tümör adı verilir. Beyin tümörü de bu anormalliğin beyinde oluşması veya başka organlardan gelen kanserli hücrelerin birikmesi ile oluşur.
Başka organlardan gelen kanserli hücrelere metastaz adı verilir. Bu tip hücrelerle oluşan beyin tümörleri, beyin tümörlerinin çoğunluk kısmını oluşturur.
Kaç Tip Beyin Tümörü Vardır?
Birincil (primer) ve ikincil (secondar) olmak üzere iki tip beyin tümörü vardır.
Beyinde, meninkslerde (beyin zarı), sinir hücrelerinde veya bezlerde meydana gelen tümörler birincil tümör olarak adlandırılmaktadır. Normal beyin hücrelerinin DNA’larında mutasyon olması sonucu tümör oluşmaya başlar.
Bu mutasyonlu hücrelerin zamanla birikmesi ile tümör oluşur. Birincil tümörler iyi huylu (dermoid, epidermoid kistler,menengiom) veya kötü huylu (glial tümörler) olabilir.
İkincil tümörler ise vücudun diğer organlarında görülen kanser hücrelerinin kan yoluyla beyine sıçramasıdır. Bu hücrelere metastaz denir. İkincil beyin tümörleri, beyin tümörlerinin büyük bir kısmını oluşturur.
Vücudun bir bölümünde olan kanser beyine metastaz yapar. Meme kanseri, akciğer kanseri, böbrek kanseri ve cilt kanseri beyine sıçrayabilir. İkincil beyin tümörleri kötü huyludur.
İyi Huylu Beyin Tümörleri
İyi huylu (benign) beyin tümörleri, beyin hücrelerinden kaynaklanmazlar. Kanser hücresi içermeyen iyi huylu beyin tümörleri yavaş şekilde büyür ve yakınındaki dokulara yayılmaz.
Dokudan kolayca ayrılabilme özelliğine sahiptir. Cerrahi müdahale ile bir kısmı veya tamamı başarılı şekilde çıkarılabilir. Belirli bir büyüklükte olduğu zaman beyine baskı yapar, bazı işlevleri yerine getirmesinde sorunlara neden olur. Çok düşük bir ihtimal de olsa kötü huylu tümöre dönüşebilir.
Meningiyom, menenkslerde meydana gelen iyi huylu tümörlerdir. Çok yavaş büyürler ve kanserli hale gelme riski azdır. Belirtileri arasında baş ağrısı ve görme sorunları yer alır.
Schwannoma, sinirlerden kaynaklanan iyi huylu beyin tümörleri arasındadır. Genellikle akustik nöromada oluşurlar. Bu sebeple işitme problemlerine ve kulak çınlamasına neden olur.
Kan damarlarından hemangioblastoma, iyi huylu bir beyin tümörüdür. Omurilik ve beyinde oluşur. Denge bozukluğu ve güçsüzlüğe sebep olur.
Pitüiter adenom, hormon salgılanan hipofiz bezinden kaynaklanan bir tümördür. Genelde iyi huylu beyin tümörleri arasındadır. Hipofiz hormonlarının değişikliklere neden olurlar.
Ependimoma, ependim hücrelerinden kaynaklanan iyi huylu bir tümör çeşididir. Denge ve yürüme bozuklukları yaratır.
Kötü huylu beyin tümörlerine göre, başarı oranı daha yüksek olan iyi huylu beyin tümörleri gerekli tedaviler ile kontrol altına alınabilir. Hastalar tedavi sonrası tamamen iyileşebilirler.
Kötü Huylu Beyin Tümörleri
Kanserli hücrelerle oluşan kötü huylu (malign) beyin tümörleri hızlı bir şekilde büyür ve yayılır. Çevresindeki dokulara zarar verir, beyinin fonksiyonlarında aksamalara neden olur.
Ameliyat yoluyla çıkarılmalıdır tehlikelidir çünkü tümör beyine işlevini yerine getirmesinde yardımcı dokulardır. Bu dokuların alınması beyinde ciddi hasara yol açacaktır. Ayrıca ameliyat sonrası kötü huylu beyin tümörü tekrar büyüyebilme ihtimaline sahiptir.
Glial tümör olarak bilinen glioblastoma multiforme kötü huylu beyin tümörleri arasındadır. Beyinde bulunan astrosit adlı hücrelerden kaynaklı meydana gelir. En sık görülen beyin tümörlerinden biridir. Hızla yayılır ve tedavisi çok zordur. En önemli belirtileri davranış değişikliği, hafıza kaybı ve baş ağrısıdır.
Astrocytoma, bu tümör de astrositlerden meydana gelir. Hızla büyür ve yayılırlar. Görme ve zihinsel bozukluklara neden olurlar.
Medullobulastoma, beyinde bulunan serebellum bölgesinden kaynaklanır. Genellikle çocuklarda görülen bu kötü huylu beyin tümörleri belirtileri koordinasyon bozukluğu ve mide bulantısına neden olur.
Oligodendroglioma, oligodendrositten kaynaklanan kötü huylu beyin tümörüdür. Yavaş büyürler, yayılma ihtimalleri çok düşüktür. Baş ağrısına sebep olurlar.
Vücudun kalan kısmındaki metastik hücrelerin beyine bulaşması da kötü huylu beyin tümörüdür. Beyin tümörlerinin %10’luk bir kısmını oluşturur. Belirtileri kanserin türüne göre değişiklik gösterir.
Kötü huylu beyin tümörlerinde erken tedavi hayati önem taşır. Çevresindeki dokulara yayılarak ilerleyen kötü huylu beyin tümörleri ölümcül olabilir. Uygun tedavilerle hastanın yaşam süresi uzatılabilir.
Beyin Tümörü Belirtileri Nelerdir?
Tümörün büyüklüğü, yeri ve büyüme hızı gibi özellikleri belirtileri hastadan hastaya göre değişebilir hale getirir. Ancak beyin tümörü olup olmadığını belli eden bazı başlıca belirtiler vardır.
- Şiddetli baş ağrısı. Özellikle gece ortaya çıkan şiddetli baş ağrısı kafatasındaki tümörün beyine yaptığı basınçtan kaynaklanır. Ağrı kesicinin fayda etmediği bu ağrı tümör büyüdükçe fazlalaşır.
- Vücudun bazı bölgelerinde karıncalanma, hissizlik
- Uyuşukluk. Beyinde artan baskı ile kişinin uyku ihtiyacı gelişir.
- Ani bayılmalar (sara nöbetleri)
- Bulantı ve kusma. Tümörün beyine yaptığı basınçtan dolayı mide bulantısı ve kusma yaşanabilir.
- Çift görme, bulanık görme, görme kaybı. Göze baskı yapan tümör bazı göz problemlerine sebep olabilir.
- İşitme bozukluğu
- Unutkanlık ve hafıza bozukluğu
- Kişilik bozuklukları
- Konuşma ve yürüme bozuklukları
- Yazma ve okuma güçlüğü
- Yutma güçlüğü
- Baş dönmesi
- Nöbetler. Beyin dokusunda basınçtan dolayı fonksiyon bozuklukları yaşanabilir. Bu da hastanın nöbet geçirmesine sebep olur.
- Davranış değişiklikleri
Beyin tümörünün bunlar gibi birçok belirtisi vardır ancak bu problemlerin olduğu her zaman beyin tümöründen bahsedemeyiz. Problemin ne sıklıkla tekrarladığı ve ne derece olduğu önemlidir. Geçmeyen bir problem ve birden fazla belirtiye sahip olma durumlarında doktora görünmenizde fayda olacaktır. Yapılan testler tümör olup olmadığını anlamaya yardımcı olacaktır.
Beyin Tümörleri Nasıl Teşhis Edilir?
Beyin tümörü teşhisi günümüzde oldukça kolay ve hızlıdır. Hastaya yapılan nörolojik muayene ile birlikte tümörün büyüklüğü, cinsi ve yapısı öğrenilir. Manyetik rezonans (MR) ve beyin tomografisi yöntemleri ile tümör görüntülenir.
Bu görüntülemelerde tümör hakkında fikir edinilir ancak detaylı bilgi öğrenilmez. Patoloji incelemesi sonucu hastanın beyin tümörleri hakkında en detaylı bilgiye ulaşılır ve en uygun tedavi şekline karar verilir.
Teknolojinin ilerlemesiyle beyin tümörü teşhisinde kullanılan yöntemler de oldukça gelişti. MR (manyetik rezonans görüntülemesi), beyin tomografisi, anjiyografi ve beyin grafisi beyin tümörlerinin teşhisinde kullanılan bazı yöntemlerdir.
MR beyin yapısının ayrıntılı resimlerinin incelenmesinde kullanılır. Beynin hem anatomik yapısı hem de biyokimyasal yapısının incelenmesine yardımcı olur. Anjiyografi enjekte edilen sıvının tümörün kan akışının görülmesinde yardımcı olarak kullanılır. Biyopsi tümörden alınan parçanın incelenerek tümör hakkında bilgi edinilmesinde kullanılan bir yöntemdir.
Erken tanı ile uygun tedavi alınması büyük önem taşır. Donanımlı hastane ve doktor seçimi yapılarak başarılı tedavi uygulamaları yapılabilir.
Beyin Tümörü Kimlerde Daha Çok Görülür?
Beyin tümörü her yaş grubunda görülebilen bir hastalıktır. Genel olarak 70 yaş üstü yaşlı ve 10 yaşından küçük insanlarda görülebilmektedir. Yaş faktörüne ek olarak ırk ve cinsiyet de belirleyici faktörler arasındadır.
Beyin tümörleri diğer ırklarla karşılaştırıldığında daha çok beyaz ırkta görülmektedir. Ayrıca erkekler, kadınlara oranla beyin tümörüne yakalanma konusunda daha fazla risk taşır. Kişinin aile geçmişi de bu konuda önemlidir.
Önceki kuşaklarda beyin tümörüne sahip bir yakını bulunan kişiler de beyin tümörünün riskini taşır. İyonlaştırıcı radyasyona uzun süre maruz kalmak da riski arttıracaktır. Çeşitli kimyasallara maruz kalan kişilerde beyinde tümör riski oluşacaktır.
Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Beyin tümörü tedavi yöntemine hastanın yaşı ve genel durumuna ek olarak hastanın sahip olduğu tümörün tipi ve yerleşim yerine bakılarak karar verilir. Yani hastaya özel tedavi yöntemi seçilir. Beyin tümörleri için üç temel tedavi yöntemi bulunmaktadır.
Bu yöntemler şöyle sıralanabilir; cerrahi tedavi, kemoterapi (ilaçlı tedavi) ve radyasyon (ışın tedavisi). Kemoterapi ve radyasyon bazı durumlar dışında genellikle cerrahi tedaviden sonra kullanılan yöntemlerdir. Kalan tümörlerin yayılmasını engellemeyi amaçlarlar.
Cerrahi Tedavi
Cerrahi tedavi tümörün bir kısmının veya tamamının alınmasını amaçlar. Tümörün çıkarılmasıyla beyin ve sinirler rahatlar. Günümüzde oldukça başarılı sonuçları olan cerrahi tedavi yönteminde büyük ilerlemeler de kaydedilmeye devam ediyor.
Mikrocerrahi beyin tümörü tedavisinde kullanılan temel yöntemlerden biridir. Mikrocerrahi (cerrahi mikroskop) kullanımı ile tümörün tamamının çıkarılması ve kafa içi basıncın düşürülmesi sağlanıyor. Kafa içindeki basınç düşürülerek tümörün etkisi sıfırlanıyor. Mikrocerrahinin en önemli özelliği dokulara zarar vermeden tümörün çıkartılabilmesidir.
Beyin dokusunun zarar görmesini ve kalıcı hasarları en aza indirmek için tedavide kullanılan yardımcı uygulamalar da vardır.
Nöronavigasyon uygulaması ameliyat öncesi hastanın filminden yola çıkılarak tümörü yok etmek için en etkin yöntemi bulmaya yarar.
Nöromonitorizasyon, beyin tümörünün ameliyatından sonra yaşanabilecek kol, bacak ve yüz felçlerini azaltmaya yarayan bir uygulamadır. Ameliyat öncesi uzman tarafından hastanın bu bölgelerine elektrotlar yerleştirilir. Bu elektrotlar ameliyat boyu sinyaller göndererek herhangi bir risk durumunu önler.
İntraoperatif ultrasonografi uygulaması yardımıyla ameliyat boyu ne kadar tümör çıkarıldığı hesaplanır. Bu yöntem sayesinde beyin dokusunda tümör kalıntısı (rezidü) kalma riski azaltılır.
Endoskopi, ameliyat sırasında dar alanlarda geniş bakış açısı sağlayarak ameliyata yardımcı yöntemlerden biridir.
Gliolan boyama tekniği hastaya ameliyat öncesi içirilen sıvı sayesinde tümör ve beyin dokusu farklı renk olur. Bu da tümör ve sağlıklı dokuyu ayırt etmeye yarayarak doku hasarı riskini azaltır.
Uyanık kraniotomi ameliyat sırasında hasta uyanık tutulur. Bu yöntemde kol ve bacak hareketleri izlenerek anormal bir durum halinde müdahale edilir.
İntraoperatif BT, bilgisayarla çekilen tomografi ameliyat sırasında yapılan ilerlemeler takip edilir.
Son olarak biyopsi de yine cerrahi tedavide kullanılan yardımcı uygulamalardan biridir. Belirli bir noktadan iğne yardımıyla tümörün tipini öğrenme amacıyla uygulanır.
Cerrahi tedavide bazı durumlarda tümörün tamamı alınamaz bazen cerrahi tedavi bile uygulanamaz. Bu durumlarda kemoterapi ve radyasyon tedavileri kullanılabilir.
Kemoterapi (İlaçlı Tedavi)
Kemoterapi (ilaçlı tedavi) yönteminde hastaya belirli aralıklarla ilaç verilir. Verilen ilaçlarla kanserli hücrelerin, özellikle kötü huylu beyin tümörü, çoğalması önlenir. Hastaların yaşam sürelerini uzatmaya yarar.
Kemoterapi ile kanserli hücrelerin yok edilmesi hedeflenir. Kemoterapide kullanılan ilaçlar damar yolu veya kapsül olarak uygulanabilir. Genellikle kürler halinde 20-28 gün aralıklı tekrarlarla uygulanır. İlacın türüne ve dozuna göre değişiklik göstermekle birlikte kusma ve saç dökülmesi gibi yan etkileri bulunmaktadır.
Radyasyon (Işın Tedavisi)
Tümörlü bölgeye belirli zamanlarda X veya gamma ışınlarının yollaması şeklinde uygulanan bir yöntemdir. Bu yöntemde amaç hücrelerin büyümesini engellemek ve yok etmeye çalışmaktır. Bu yöntem beyin tümörünün dışındaki diğer sağlıklı dokulara zarar vermez.
Gelişmiş radyoterapi cihazları sayesinde ulaşılması zor bölgelerde bulunan tümörlerde bile etkili sonuç alındığı görülmüştür. Radyoterapi tek başına kullanılabildiği gibi ameliyattan sonra da uygulanabilir. Özellikle küçük ve beyine yakın dokularda bulunan tümörlerde başarılı sonuçları vardır.
Beyin Tümörü Neden Olur? Kimlerde Daha Çok Görülür?
Beyin tümörüne neyin sebep olduğu tam olarak bilinmemektedir. Ancak sebeplerinden birinin genetik olduğu bilinir. Aile geçmişinde daha önce beyin tümörü olan kişi veya kişiler olması, bugün o aileden birinin daha beyin tümörüne sahip olabileceği ihtimali olduğu anlamına geliyor. Çok fazla radyasyona maruz kalma da beyin tümörünün riskini arttıran sebeplerden biridir.
Beyin tümörünün görülme olasılığı daha çok olan kişiler;
- Genetiğinde olan kişiler (ailesinden birinin beyin tümörüne sahip olması)
- Erkekler (erkekler kadınlara oranla daha fazla riske sahiptir.)
- Beyaz ırktan insanlar (beyin tümörleri diğer ırklara kıyasla beyaz ırkta daha fazla görülür.)
- Radyasyona maruz kalan kişiler
- Çeşitli kimyasallara maruz kalan kişiler
Beyin Tümörü Ameliyatlarından Sonraki Süreç Nasıl Olmalıdır?
Beyin tümörüne yakalanam hasta hem ameliyattan önceki süreçte hem ameliyat sonrası süreçte psikolojik olarak olumsuz etkilenecektir. Bu nedenden ötürü psikolojik destek alması sürecin sağlıklı ilerleyişi açısından iyi olacaktır.
Beyin tümörü ameliyatı sonrası bazı fonksiyon kayıpları yaşanabilir. Fizik tedavi ve rehabilitasyon uygulamalarının da bu süreci atlatmak için büyük yararı olacaktır. Bir süre günlük hayatından uzaklaşan hasta tedavilerine odaklanmak zorunda kalır. Yolunda giden tedavi süreci sonrası hasta yavaş yavaş rutin hayatına dönecektir.
Beyin Tümörü Ameliyatlarında Başarı Oranı Nedir?
Beyin tümöründe ameliyatta başarı oranı iyi huylu beyin tümörleri için oldukça yüksektir. İyi huylu beyin tümörleri dokudan kolayca ayrıldığı için ameliyat ile tamamen temizlenebilir ve başarılı sonuçlar getirir.
Fakat kötü huylu beyin tümörleri için aynı durum geçerli değildir. Ameliyatta tamamı alınamayan kötü huylu beyin tümörleri için ameliyat sonrası kemoterapi veya ışın tedavisi uygulanır. Bazen direkt olarak bu tedavilere başvurulur. Bu uygulamalarda amaç hastanın yaşam süresini uzatmaktır.
Beyin Tümörü Tedavi Fiyatları 2024
Beyin tümörü tedavi fiyatları tümörün yerleşim yeri ve tipine bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Beyin tümörünün tipine ve hastanın genel sağlık durumuna göre yapılacak tedaviye karar verilir. Tedavi fiyatları kullanılacak yönteme göre de değişir.
Bazı tümörlere cerrahi müdahale uygulanmaz ilaçlı tedavi veya ışın tedavisi uygulanır. Bazen de cerrahi tedavi tek başına yeterli olmaz ondan sonra da tedavi uygulanmaya devam edilebilir.
Bunların hepsi fiyatları etkileyen faktörlerden bazılarıdır. Beyin tümörü 2024 tedavi fiyatları için donanımlı bir hastane ve doktorla görüşme sağlayabilirsiniz. Beyin tümörü tedavi fiyatları 2024 hakkında bilgi almak için bizlere ulaşabilirsiniz.
Sık Sorulan Sorular
Her baş ağrısı beyin tümörü belirtisi midir?
Baş ağrısının birçok farklı nedeni olabilir. Migren, stres, uykusuzluk gibi sebeplerle de baş ağrısı ortaya çıkabilir, beyin tümörünün belirtisi olan baş ağrısı çok şiddetli olur ve daha çok gece ve uyanmaya yakın ortaya çıkar. Ani ve kontrol edilemez olan bu baş ağrıları aynı zamanda beyin kanaması ihtimali de taşır.
Başka bir organda oluşan kanser beyine yayılabilir mi?
Başka organlarda (mide, akciğer, bağırsak, meme) bulunan kanser hücreleri beyine yayılabilir. Bu tür beyin tümörleri metastaz olarak adlandırılır. Yayılma oranı %25tir. Yayılan hücreler kanserli olduğu için kötü huylu beyin tümörleri arasındadır.
Hangi beyin tümörlerinde cerrahi girişim yapılır?
Genel olarak tüm iyi huylu tümörlerde cerrahi tedavi uygulanır. İyi huylu beyin tümörü çevresindeki dokulara zarar vermeden kolayca çıkarılabilir, kötü huylu beyin tümöründe ise durum farklıdır.
Kötü huylu tümörler kolay şekilde çıkarılamadıkları için hasta cerrahi tedaviden sonra kemoterapi veya ışın tedavisi görebilir. Bazen cerrahi girişim riskli olabileceği için cerrahi müdahale yapılmadan diğer tedavilere başlanılır.
Beyin tümörü ne sıklıkta görülür?
Beyin tümörleri her 100 bin kişi içinde 4 5 kişide rastlanan bir hastalıktır. Uzmanlara göre bu oran ilerleyen zamanlarda artacaktır. Daha çok sarı ırkta ve erkeklerde görülen beyin tümörleri nadir görülse de ölümcül olabilen bir hastalıktır.
Beyin tümörü nerelerde ağrı yapar?
Beyin tümörünün ilk belirtilerinden biri baş ağrısıdır. Tümör basınç yaptığından dolayı şiddetli baş ağrısı olur. Kol ve bacaklarda güçsüzlüğe neden olur. Ayrıca tümör göze yakın bir yerde ise göze de baskı yapabilir.
Tümörde başın neresi ağrır? Baş ağrısı ne sıklıkla olur?
Beyin tümörüne yakalanan hastaların ilk şikayetleri şiddetli baş ağrısı olur. Tümörün kafatasına yaptığı basınç baş ağrısına sebebiyet verir. Beyin tümörleri yavaş ilerleyen bir hastalık olduğu için baş ağrısı günler geçtikçe daha fazla artacaktır.
Beyin tümörü uyku yapar mı?
Tümör beyinde oluşturduğu baskı ile uyuşukluk ve güçsüzlüğe neden olur. Beyin tümörüne yakalanan hastalar da daha fazla uykuya ihtiyaç duyarlar.
Beyin tümörü kan tahlilinde belli olur mu?
Tüm kanserli ve tümörlü hastaların kan tahlilinde lökosit miktarı çokça artar. Kan tahliline çıkan yüksek değerde lökosit daha detaylı inceleme ile ilerde görülebilecek hastalıklar önlenebilir.
Beyin tümörü göze baskı yapar mı? Beyin tümörü unutkanlık yapar mı?
Tümör göze yakın bir bölgede yer alıyorsa göze baskı yapabilir. Bununla birlikte bulanık görme, çift görme gibi göz problemlerine de neden olur. Ayrıca tümörün beyine yaptığı baskı unutkanlık ve hafıza kaybına sebep olabilir.
Beyin tümörü tedavim günlük hayatımı nasıl etkiler?
Beyin tümörleri hastayı hayatının her alanında etkiler. Hasta bir süre rutin hayatına devam etmekte zorluk çekebilir. Aktif tedavi gerektiği için hasta günlük hayatındaki bazı işlere ara verip tedavilerine odaklanmalıdır.
Yoğun iş temposu hastayı yorabilir, tedavi süresi boyunca ağır ve yorucu işlerden kaçınılmalıdır. Verilen ilaçlar düzenli şekilde alınmalı, doktor önerileri dikkate alınmalıdır.
Beyin tümörü tedavisinden sonra hangi takip testlerine ihtiyacım olacak?
İlk zamanlarda sık sık kan testleri ve beyin tomografisi gereklidir. Tümör tamamen çıkarılmış olsa bile tekrar etme riskine karşı gerekli testler yapılmaya devam edilir. Kansızlık ve sara nöbetleri için kontroller yapılır. İlaç dozlarının ayarlanması için EEG testleri de yapılır. Zaman geçtikçe testlerin sıklığı ve ilaçları dozu azalacaktır
Beyin tümörlerinin hepsi alınmalı mıdır?
Beyin tümöründe ameliyat sırasında genellikle tümörün tamamı alınır ancak bazı durumlarda önemli dokulara zarar vermemek adına tümörün tamamı alınamayabilir.
Bu durum genelde kötü huylu beyin tümörlerinde oluşan bir durumdur. Kötü huylu beyin tümörleri, iyi huylu beyin tümörleri gibi dokudan kolayca ayrılmaz. Dokulara zarar vermemek adına kalan tümör için ameliyat sonrası kemoterapi (ilaçlı tedavi) veya radyasyon (ışın tedavisi) tedavilerine başvurulur.
Beyinde oluşan tümör iyi ya da kötü huylu olabilir. İyi huylu olan beyin tümörlerinde tümörün beyinden temizlenme şansı daha yüksektir. Ama tedavide geç kalınırsa giderek büyüyen tümör kafatasına basınç yapar ve şiddetli baş ağrısına sebep olur.
Beyin tümörü hastalığında belirtilerinden biri de uzun süreli ve çok şiddetli baş ağrısıdır. Bu sebeple beyinde şiddetli basınç ve ağrı durumunda mutlaka doktora başvurmanız önerilir.